Boşanma Davasında Maddi Tazminat

Boşanma Davasında Maddi Tazminat

Boşanma davasında maddi tazminat, taraflar boşanma davası ile birlikte veya boşanma kararı sonrasında ayrı bir dava olarak karşı taraftan maddi ve manevi tazminat taleplerinde bulunabilirler. Maddi ve manevi tazminat 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu Madde 174’de düzenleme altına alınmış kanunen taraflara tanınmış bir haktır. Ancak bu taleplerin kabul edilmesi belirli şartlara tabidir. Maddi ve manevi tazminat istemlerini aşağıda ayrıntılı şekilde açıklayacağız.

Maddi Tazminat

Mahkeme tarafından verilen boşanma kararı neticesinde evliliğin sona ermesi nedeniyle mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir miktar talep edebildiği tazminata maddi tazminat denir.

Maddi tazminat evlilik birliğinin sona ermesi sebebiyle oluşan zararları karşılamak amacıyla düzenlenmiş bir tazminattır. Boşanma sonrasında maddi tazminat talep eden tarafın bu talebi, evlilik birliği içindeki hayat tarzının ve hayat standartlarının boşanma sonrasında da devam edebilmesine yönelik bir taleptir.

Maddi Tazminat Talebinde Taraflar

Karşı taraftan maddi tazminat talebinde bulunan eş/taraf davacı olarak nitelendirilir.

Tazminat talebinde bulunulan ve zararı ödemekle yükümlü eş/taraf davalı olarak nitelendirilir.

Maddi Tazminat Talep Edebilme Şartları

Tarafların maddi tazminat talebinde bulunabilmesi için aşağıda sayılan şartların birlikte gerçekleşmesi gerekir.

Mahkeme tarafında boşanmaya karar verilmiş olması gerekir

Maddi tazminat talebinin değerlendirilebilmesi için boşanmaya karar verilmiş olması ve bu kararın kesinleşmesi gerekmektedir. Maddi tazminat boşanma davasıyla birlikte açılabileceği gibi boşanma davası devam ederken boşanma davasından ayrı bir dava olarak da açılabilir. Ayrıca boşanma davası kesinleştikten sonra ayrı bir dava olarak da açılabilir. Dolayısıyla maddi tazminat talebini boşanma davasıyla birlikte açma zorunluluğu yoktur. Ancak maddi tazminat istemli davalarda maddi tazminata hükmedilebilmesi için öncelikle mutlaka boşanmaya karar verilmiş ve kesinleşmiş olması gerekmektedir.

Maddi tazminat talebinde bulunan tarafın kusursuz veya diğer taraftan daha az kusurlu olması gerekir.

Maddi tazminat talep eden taraf, diğer eşin aksine kusursuz yani davalı kusurlu ise kusursuz taraf lehine maddi tazminata hükmedecektir.

Maddi tazminat talep eden taraf diğer eşe göre kusurlu ise bu takdirde maddi tazminat talebi reddedilecektir.

Tarafların her ikisi de kusurlu ise hâkim burada her iki tarafında kusurunu tartarak hangi tarafın daha az kusurlu olduğunu tespit edecek ve daha az kusurlu eş lehine maddi tazminata hükmedecektir. Burada her iki eşinde kusuru vardır ancak bir eş diğerine göre daha az kusurlu kabul edilmiştir ve onun lehine maddi tazminata hükmedilecektir.

Eğer taraflar eşit kusura sahipse bu takdirde maddi tazminat talepleri reddedilir ve maddi tazminat hükmedilmez.

Diğer eşe göre kusurlu eş ise maddi tazminat talebinde bulunamaz.

Maddi tazminat talebinde bulunan tarafın boşanma yüzünden mevcut veya beklenen menfaatlerin zarar görmüş olması gerekmektedir

Taraflar evlilik ile birlikte bazı menfaatler elde edebilir örneğin sigortası olmayan eş diğer eşin sigortasından yararlanabilir. Veya taraflar evlilik ile birlikte ileride bazı menfaatler elde edebilecektir örneğin eşler birbirlerine mirasçı olabilecektir yahut eş diğer eşin emekli aylığını alabilecektir. Ancak boşanma kararı ile birlikte taraflar elde ettiği veya edeceği menfaatlerden mahrum kalacaktır. Dolayısıyla taraflar boşanma olmasaydı bu menfaatlerden mahrum kalmayacaktı. İşte burada maddi tazminat talep eden tarafın talebi, boşanma olmasaydı hayatına nasıl devam edecek idiyse aynı şekilde devam edebilmesine yönelik talebidir. Hâkim burada maddi tazminat talebinde bulunan tarafın evlilik birliği içerisinde durumunu ve boşanma sonrasındaki durumunu değerlendirerek karar verecektir.

Mevcut menfaatlere örnek verirsek; evlilik birliği içerisinde tarafların malvarlıkları ile yaptıkları katkılar, bir eşin diğer eşin arabasını kullanması, eşin diğer eşin işyerinde çalışması sayılabilir. Boşanma sonrasında eş bunlardan mahrum kalacaktır. Yine boşanma sonrasında birlikte yaşanılan evin terk edilmesi nedeniyle diğer eşin başka şehre taşınması, ev kiralaması ve ev için yapılan masraflar da mevcut menfaatin zedelenmesine örnek verilebilir.

Beklenen menfaatlere örnek verirsek; eşin emekli aylığından mahrum kalması, mirasçılık sıfatının sona ermesi nedeniyle mirastan mahrum kalması sayılabilir.

Maddi tazminat talebi boşanma nedeniyle olmalıdır

Buradaki tazminat talebi genel maddi tazminat talebinden farklı olduğu için maddi tazminat talebi boşanma nedeniyle istenmelidir. Boşanma dışındaki bir sebeple tazminat istenecekse bu talep boşanma davasında ileri sürülemez.

Maddi Tazminat Talebi ve Maddi Tazminat Davası Nasıl Açılır?

Maddi tazminat talebi boşanma davası açılırken sunulan dilekçede talep edilebilir veya diğer eş dava açmışsa davalı olarak cevap dilekçesinde maddi tazminat talebinde bulunulabilir.

Eğer taraflar boşanma davasında maddi tazminat talebinde bulunmamışsa boşanma davası devam ederken ayrı bir dava olarak maddi tazminat davası açabilirler. Bu takdirde davalar hakkında birleştirme kararı verilebilir veya boşanma davası maddi tazminat davasında bekletici mesele yapılır ve boşanma kararı kesinleştikten sonra maddi tazminat davasına devam edilir.

Taraflar önce boşanma davası açarsa ve boşanma davası kesinleşirse bu davadan sonra da ayrı dava olarak maddi tazminat davası açabilir. Ancak bu dava 1 yıllık zamanaşımına tabidir. Taraflar maddi tazminat davasını boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde açmalıdır.

Boşanma DavasındaGörevli ve Yetkili Mahkeme

Maddi tazminat talebi ve maddi tazminat davalarında görevli mahkeme Aile Hukuk Mahkemesidir.

Yetkili mahkeme ise davalının yerleşim yeri mahkemesinde dava açılmalıdır.

Anlaşmalı Boşanma ve Maddi Tazminat

Taraflar anlaşmalı olarak boşanabilir. Taraflar yapmış oldukları anlaşma protokolünde herhangi bir maddi tazminat talebinde bulunmamışlarsa bu haklarından feragat etmiş sayılır dolayısıyla anlaşmalı boşanma sonrasında taraflar birbirlerinden maddi tazminat talep edemezler. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu         2017/3067 E.  ,  2019/512 K.)

Maddi Tazminatın Miktarının Belirlenmesi

Maddi tazminatın net bir miktarı bulunmamaktadır. Hâkim her davanın niteliğine göre bir miktar tayin etmektedir. Kanun hükmünden anlaşılacağı üzere hâkim burada boşanma neticesinde oluşan zararların tamamını karşılayacak bir miktar değil takdir yetkisini kullanarak “uygun” bir miktar tayin edecektir. Burada maddi tazminat talebinde bulunan eşin tüm zararının ödenmesi söz konusu olmayacaktır.

Hâkim uygun bir tazminat miktarı belirlerken tarafların sosyal, ekonomik durumlarını, evlilikte geçirdiği süreyi, tarafların kusurları, tarafların yaşlarını göz önünde bulunduracaktır. Maddi tazminatı ödeyecek tarafın ödeme gücü burada belirleyici etken olacaktır.

Hâkim burada uygun bir tazminat belirlerken aşağıda bazılarını belirttiğimiz hususlara dikkat edecektir;

  • Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, hayat koşulları
  • Tarafların evlilik içerisinde sahip olduğu olanaklar
  • Tarafların çalışıp çalışmama durumları
  • Tarafların gelirleri
  • Tarafların kusur oranları
  • Ortak malların idare edilme usulü
  • Tarafların yaşları
  • Boşanma sonrasında Sosyal Güvenlik Kuruluşunun imkanlarından yararlanıp yararlanamayacağı
  • Maddi tazminatı ödeyecek olanın ödeme gücü
  • Boşanma sebepleri

gibi durumları hakim göz önünde bulundurarak uygun bir miktar tayin edecektir.

Maddi tazminat miktarının belirlenmesinde boşanma nedeni de büyük bir önem arz eder. Örneğin zina nedeniyle maddi tazminat ödeyecek olan eşin ödeyeceği miktar ile şiddetli geçimsizlik nedeniyle maddi tazminat ödeyecek olan eşin ödeyeceği miktar aynı olmayacak, zina yapan eşin ödeyeceği miktar elbette daha fazla olacaktır.

Yine ekonomik durumu çok iyi olan örneğin bir şirket sahibi eşin ödeyeceği miktar ile asgari ücretle geçinen bir işçinin ödeyeceği miktar aynı olmayacaktır.

Maddi Tazminatın Ödenme Biçimi

Maddi tazminatın ödenme biçimi Türk Medeni Kanunu Madde 176’da düzenlenmiştir. Buna göre maddi tazminatın ödenme biçimine hâkim karar verecektir.

Hâkim maddi tazminatın nakden ödenmesine karar verdiğinde bu nakden ödemenin toptan tek seferde ödenmesine yahut nakden ödemenin irat şeklinde (kısım kısım /dönemsel olarak/belirli periyotlarla) ödenmesine karar verebilir.

Maddi tazminatın ayni olarak da ödenmesine karar verilebilir. Örneğin bir taşınmazın, konutun tazminata karşılık verilmesi söz konusu olabilir.

Taraflar kendi aralarında yapacakları bir sözleşme ile tazminatın ödeme biçimini kararlaştırabilirler ancak Türk Medeni Kanunu Madde 184/5.fıkra gereğince hakimin onayına sunulmalı ve hakimin onayından geçmelidir aksi takdirde sözleşme hüküm doğurmaz.

Maddi Tazminat Yargıtay Kararları

Somut olayda; tarafların 26.04.2001 tarihinde evlendikleri, müşterek iki çocuklarının bulunduğu, taraflar arasındaki Türk Medeni Kanunu’nun 166/1 maddesine dayalı olarak karşılıklı açılan boşanma davalarının kabulü ile tarafların TMK m. 166/1-2 maddesi uyarınca boşanmalarına karar verildiği, hükmün gerekçesinde boşanmaya sebebiyet veren olaylarda sadakat yükümlülüğünü ihlal eden kadının, evlilik birliğinin gerektirdiği ekonomik ve sosyal yükümlülükleri yerine getirmeyen ve kadına fiziksel şiddet uygulayan erkeğe nazaran daha ağır kusurlu olduğunun belirtildiği, hükmün kadın tarafından temyizi üzerine Dairemizin 01.10.2014 tarih ve 2014/7986 Esas, 2014/18982 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği ve taraflarca süresi içerisinde karar düzeltme yoluna başvurulmayarak 29.11.2014 tarihinde hükmün kesinleştiği, eldeki davanın ise 13.03.2015 tarihinde TMK’nın 178. maddesinde öngörülen bir yıllık sürede açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkeme kararının gerekçesinde, her ne kadar davalı kadının herhangi bir gelirinin bulunmadığı, maddi anlamda katkısı istenebilecek bir kişi olmadığı, bu durumda davacı erkeğin ispatlanan mevcut ve beklenen bir zararının bulunmadığı belirtilerek erkeğin maddi tazminat isteminin reddine karar verilmiş ise de, maddi tazminatın ön koşullarından olan mevcut ve beklenen menfaat kavramının sadece para ile değerlendirilebilir bir kavram olmadığı, kadın tarafından evlilik birliği içerisinde yemek, ütü, temizlik, çamaşır, bulaşık gibi ev işlerinin yapılması, çocukların bakım ve sorumluluğunun üstlenilmesi gibi durumların da evlilikteki mevcut ve beklenen menfaatler kapsamında sayılması gerektiği, kadının düzenli bir işi ve gelirinin bulunmayışının, davacı erkek yararına Türk Medeni Kanunu’nun 174/1 maddesi kapsamında maddi tazminatın tâyininde değil ancak ve ancak maddi tazminatın miktarının belirlenmesinde dikkate alınabilecek bir ölçüt olduğu, hâl böyle olunca boşanmaya sebebiyet veren olaylarda maddi tazminat isteyen davacı erkeğin, davalı kadından daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı, boşanma sonucu erkeğin, en azından anılan yönlerden davalı kadının maddi desteğini yitireceği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50,51) dikkate alınarak davacı erkek yararına uygun miktarda maddi tazminata hükmedilecek yerde yazılı gerekçe ile talebinin reddine karar verilmesi usûl ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.”
2. Hukuk Dairesi         2021/1110 E.  ,  2021/2529 K.

“Somut olayda da davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin TMK’nın 178. maddesi uyarınca talep edildiği, kesinleşen boşanma kararında ise kusura ilişkin bir değerlendirme yapılmadığı gibi tarafların mahkeme huzurunda boşanma ve boşanmanın mali sonuçları hakkında uzlaştıkları, bu husustaki imzalı beyanlarının tutanağa geçirildiği, böylelikle mahkemece TMK’nın 166/3. maddesine dayalı olarak boşanma kararı verildiği anlaşılmaktadır. Böyle bir durumda tarafların boşanmanın mali sonuçlarına ilişkin aralarındaki ihtilafı nihai olarak çözdükleri ve ilişkilerini tasfiye ettikleri kabul edilir.
Bu itibarla anlaşmalı boşanmadan sonra artık boşanma sebebiyle (TMK md. 174/1,2) maddi ve manevi tazminat istenemez.
Diğer yandan yukarıda değinildiği üzere anlaşmalı boşanma davalarında eşler boşanma ve boşanmanın ferileri konusunda anlaşmış oldukları gibi, birbirlerine herhangi bir kusur izafesinde bulunmadıklarından başka bir ifadeyle bu davalarda yeniden kusur araştırması yapılması mümkün olmadığından mahkemenin eldeki davada topladığı delillere göre belirlediği davalının kusurlu davranışlarının hükme esas alınması ve davacı yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Bu durumda yerel mahkemenin direnme gerekçesi Özel Daire bozma kararında ve yukarıda belirtilen bu ilâve gerekçe dikkate alındığında usul ve yasaya aykırıdır.”
Hukuk Genel Kurulu         2017/3067 E.  ,  2019/512 K.

“Somut olayda da davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin TMK’nın 178. maddesi uyarınca talep edildiği, kesinleşen boşanma kararında ise kusura ilişkin bir değerlendirme yapılmadığı gibi tarafların mahkeme huzurunda boşanma ve boşanmanın mali sonuçları hakkında uzlaştıkları, bu husustaki imzalı beyanlarının tutanağa geçirildiği, böylelikle mahkemece TMK’nın 166/3. maddesine dayalı olarak boşanma kararı verildiği anlaşılmaktadır. Böyle bir durumda tarafların boşanmanın mali sonuçlarına ilişkin aralarındaki ihtilafı nihai olarak çözdükleri ve ilişkilerini tasfiye ettikleri kabul edilir.
Bu itibarla anlaşmalı boşanmadan sonra artık boşanma sebebiyle (TMK md. 174/1,2) maddi ve manevi tazminat istenemez.”
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu         2017/3067 E.  ,  2019/512 K.

Arena Hukuk Bürosu

Boşanma davalarında deneyimli avukat ekibimiz yanınızda olacaktır.

Avukat Cem AKYAZI Adalet Bakanlığı Arabulucular Siciline kayıtlı uzman arabulucudur. Tarafların duygusal durumlarından uzaklaşarak menfaatlerine odaklanmalarını sağlama aşamasında yanınızda olacaktır.

Ayrıca Boğaziçi Üniversitesinden pedagojik formasyon eğitimi almıştır.

Avukat Mücahit Ahmet TUMBUL 10 yıldan fazla mahkeme tecrübesi ile boşanma davalarınızda hukuki danışmanlıkta bulunacaktır.

0212 706 90 30

Boşanma davasıyla ilgili makalemizi okumanızı öneririz.

Küçükçekmece Avukat – Google Haritalarımız için tıklayınız.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir